SAHİH-İ BUHARİ

Bablar - Konular - Numaralar

KİTABU’L-CUM’A

<< 503 >>

DEVAM-3: 29. Hutbede Allah Teâlâya Hamd Ve Sena Ettikten Sonra Emma ba'du (bundan sonra) Demek

 

حدثنا اسماعيل بن أبان قال: حدثنا ابن الغسيل قال: حدثنا عكرمة، عن ابن عباس رضي الله عنهما قال:

 صعد النبي صلى الله عليه وسلم المنبر، وكان آخر مجلس جلسه، متعطفا ملحفة على منكبيه، قد عصب رأسه بعصابة دسمة، فحمد الله وأثنى عليه، ثم قال: (أيها الناس إلي). فثابوا إليه، ثم قال: (أما بعد، فإن هذا الحي من الأنصار، يقلون ويكثر الناس، فمن ولي شيئا من أمة محمد صلى الله عليه وسلم، فاستطاع أن يضر فيه أحدا أو ينفع فيه أحدا، فليقبل من محسنهم ويتجاوز عن مسيئهم).

 

[-927-] İbn Abbas (r.a.) şöyle demiştir: "Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem bir gün minbere çıkmıştı. Onu minberde gördüğümüz son gün de o gün olmuştu. Sır­tında omuzlarını örten bir rida (hırka) vardı ve büyükçe bir izar kuşanmıştı. Başına da boz bir sarık sarmıştı. Minberin üzerinde Allah Teâlâ'ya hamd ve sena ettikten sonra "Ey insanlar bana iyice yaklaşın!" dedi. Ashâb Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem'e yaklaşınca onlara şu tavsiyelerde bulundu: "emma ba’du (Esas konuya gelelim), işte ensârdan olan şu grup gün gelecek iyice azalacak ve diğerlerinin nüfusu artacak. Kim Muhammed ümmetinin herhangi bir işini üstlenir ve insanlara faydası veya zararı dokunabilecek bir konumda olursa iyi insanların güzelliklerini kabul edip taltifte (bulunsun), kötüleri  de affetsin.

 

Tekrar: 3627 ve 3800

 

 

AÇIKLAMA:     İmam Buhârî'nin kullandığı bu konu başlığı ile ilgili olarak Zeyn İbnü'l-Müneyyir özetle şöyle demiştir: "Bu başlıkta geçen من kelimesi iki anlama da ge­lebilir. Buna göre eğer bu kelime –ellezi- anlamında bir ism-İ mevsûl ise kasdedilen kişi Resûlullah'tır Buna göre أما بعد başlığın anlamı: "Hutbede Allah Teâlâ'ya hamd ve sena ettikten sonra (şimdi asıl konuya geçelim) diyen kimse" olur. Fakat bu kelime bir şart edatı olarak alınırsa cevabı hazfedilmiş bir şart cümlesi söz konusudur ve bu durumda başlığın anlamı: "Hutbede Allah Teâlâ'ya hamd ve sena ettikten sonra kim أما بعد (şimdi asıl konuya geçelim) derse sünnete uygun hareket etmiş olur" şekline dönüşür. Her iki anlama göre de hatiplerin Resûlullah'a tabi olmak ve O'nun sünnetine uy­gun hareket etmek için bu ifadeyi kullanmaları gerekir."

 

Bu hadisten yola çıkarak hutbe dışındaki yazı, mektup gibi faaliyetlerde de aynı veya benzeri ifadelerin kullanılabileceğini söylememiz mümkündür. Zaten pek çok müellif eserlerinde ifadesini kullanmıştır. Kimi âlimler de hemen eserinin başında "Allah'a hamd ettikten sonra derim ki..." gibi ifadelere yer ver­mişlerdir. Bu anlamda herhangi bir zorunluluk yoktur, hepsini kullanmak müm­kündür.

 

Hafız Abdülkâdir er-Rehâvî Resûlullah'ın kullandığı bu ifadenin geçtiği hutbeleri derlemiş ve otuz iki sahâbîden bu konuda hadis rivayet edildiğini tespit etmiştir.